BÜŞRA IRMAK-CANHABER Can Radyo'da Gökhan Kafalı ile Ege'nin Gündemi Programının Konuğu CHP İzmir Milletvekili / TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç oldu. Geçtiğimiz gün yapılan programda Kılıç önseçime dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Kılıç'ın önseçime dair açıklamaları şöyle:
"Ben il gençlik kollar başkanlığı, il disiplin kurulu başkanlığı, il sekreterliği, parti meclis üyeliği yaptım. Geçen dönem ön seçime girdim. Birinci bölgenin dokuzuncu sırasından aday oldum. Kontenjanlarla 12 oldum ve o bölgede listeye giren tek kadındım. Bu dönem hem ittifaklar vardı hem erken seçim oldu ve bir erken seçim olmadı. Merkez yoklaması yapıldı. Beni ikinci bölgede milletvekili olarak yazdılar. Şimdi ben partinin her kademesinde görev almış biriyim. Bir ilçe ayrımım yok, hiç ilçe siyaseti yapmadım. Ben Buca'da yaşıyorum ama benim için Buca'yla Ödemiş arasında bir fark yoktur. Nerede yaşadığımı da genellikle bilmezler çünkü kongrelere müdahale etmem, örgütün iç işlerine müdahale etmem çünkü milletvekili olarak onları temsil ediyorum. Ben bu partide 18 yıl görev aldım ve hep örgütten güç alarak milletvekili oldum. Dönüp bu gücü örgüte karşı kullanmayı ihanet sayarım. İlçe ayrımı yapmam ilçe siyaseti yapmam ama hangi ilçe Sevda vekilim burada çalışma va gelin katılın derse giderim, sorunları varsa dinlerim, Ankara'daki temsilcileri olmak isterim.
Önseçim konusuna gelirsek, şu dönem halkın umudu Cumhuriyet Halk Partisi. İnsanlar bu kadar umut bağlamışken, rahat bir nefes almak için yüzlerini bize dönmüşken kimin nasıl milletvekili olacağına ilişkin tartışmayı bu mücadeleye, bu mücadelede bulunanlara, belediye başkanlarımıza, milletvekili arkadaşlarımıza, genel başkanımıza saygısızlık olarak görüyorum. Onların emeğine saygısızlık olarak görüyorum. Çünkü halk evine ekmek götüremiyor. Halk bu durumdayken ben nasıl milletvekili olurum ve oradaki "ben" düşüncesi bana çok uzak. "
Kılıç'ın önseçime dair açıklamaları şöyle:
"Ben il gençlik kollar başkanlığı, il disiplin kurulu başkanlığı, il sekreterliği, parti meclis üyeliği yaptım. Geçen dönem ön seçime girdim. Birinci bölgenin dokuzuncu sırasından aday oldum. Kontenjanlarla 12 oldum ve o bölgede listeye giren tek kadındım. Bu dönem hem ittifaklar vardı hem erken seçim oldu ve bir erken seçim olmadı. Merkez yoklaması yapıldı. Beni ikinci bölgede milletvekili olarak yazdılar. Şimdi ben partinin her kademesinde görev almış biriyim. Bir ilçe ayrımım yok, hiç ilçe siyaseti yapmadım. Ben Buca'da yaşıyorum ama benim için Buca'yla Ödemiş arasında bir fark yoktur. Nerede yaşadığımı da genellikle bilmezler çünkü kongrelere müdahale etmem, örgütün iç işlerine müdahale etmem çünkü milletvekili olarak onları temsil ediyorum. Ben bu partide 18 yıl görev aldım ve hep örgütten güç alarak milletvekili oldum. Dönüp bu gücü örgüte karşı kullanmayı ihanet sayarım. İlçe ayrımı yapmam ilçe siyaseti yapmam ama hangi ilçe Sevda vekilim burada çalışma va gelin katılın derse giderim, sorunları varsa dinlerim, Ankara'daki temsilcileri olmak isterim.
Önseçim konusuna gelirsek, şu dönem halkın umudu Cumhuriyet Halk Partisi. İnsanlar bu kadar umut bağlamışken, rahat bir nefes almak için yüzlerini bize dönmüşken kimin nasıl milletvekili olacağına ilişkin tartışmayı bu mücadeleye, bu mücadelede bulunanlara, belediye başkanlarımıza, milletvekili arkadaşlarımıza, genel başkanımıza saygısızlık olarak görüyorum. Onların emeğine saygısızlık olarak görüyorum. Çünkü halk evine ekmek götüremiyor. Halk bu durumdayken ben nasıl milletvekili olurum ve oradaki "ben" düşüncesi bana çok uzak. "