CHP İzmir Milletvekili Kani Beko ve CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya; bir dizi temas ve incelemelerde bulunmak üzere Hakkari’ye gitti. Programa canlı telefon bağlantısıyla katılan Beko Hakkari ve Van'da yaşayan vatandaşların sorunlarını Can Radyo aracılığıyla dile getirdi.
Programdan satır başları şöyle...
Aramızdan ayrılan duayen gazeteci Bekir Çoşkun'u anan Beko: "Babalar,anneler; birer okul olun. Okul artık sizsiniz. Çocuklara laik Cumhuriyeti, Cumhuriyet sevdasını, Cumhuriyet devrimlerini öğretin. Mustafa Kemal’i anlatın. Unutmasınlar!..
Gözün arkada kalmasın yiğit gazeteci, duayen gazeteci Bekir Çoşkun'a Allah'tan rahmet diliyorum." dedi
Hakkari ve Van'da yaşanan sorunları dile getiren Beko şöyle konuştu:"Hakkari ve Van'da da temel sorun işsizlik. Yaklaşık 28 bin kayıtlı işsiz var. Bize iletilen temel sorun krizle birlikte artan işsizlik. Sınır kapıları da kapalı olduğu için ticaret yapamıyorlar. Terör devam ediyor. Yayla ve meralara çıkmadaki yasak devam ediyor. Küçükbaş hayvancılık ve arıcılık bitmek üzere. Köyler boşaltılmış, şehre göç başlamış durumda. Yüksek elektrik maliyetlerinden dolayı sulama sorunları yaşanmakta. Bu nedenle halk bu bölgeye yatırım yapılmasını istiyorlar.
TOKİ Hakkari'de 400 konutluk inşaat yapmış ancak Hakkarili iş insanlarına hiçbir ihale verilmemiş. Şehirde altyapı ve üst yapı yetersiz kalırken bunun yanı sıra içme suyu da yetersiz.
Bölgeye atanan kayyumlar nedeniyle belediyelerde ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Sendika baskısı özellikle Van Belediyesi'nde uygulanarak 2 bine yakın işçi taşeron işçi ve memur mahkeme kararı olmadan işten çıkarılmış. Öğretmen sayısı yetersiz. Bu pandemi döneminde eğitimine devam etmek isteyen öğrencilerin internete erişiminde büyük sıkıntıları var. Hakkari en az hasta yatağına sahip illerden biri. Doktor ve sağlık çalışanı sayısı az. Esnaf Bakanlığı kurulmalı. Sicil affı çıkarılmalı. Esnafımızın kullandığı kredilerde sicil affına gidilmeli. Kiralarda stopaj kaldırılmalı. Esnafa yönelik icra işlemleri durdurulmalı. Ayrıca okul kantinlerinden bir yıl süre ile kira alınmamalı. Pandemi süresince zarara uğrayan esnafa kira desteği sağlamalı.
Bugün 13 milyon emeklinin 6 milyonu emeklilik sonrası ikinci bir işte çalışmak zorunda kalırken çok büyük bir bölümü yoksulluk ve hatta açlık sınırı altında yaşamaktadır. Van'da ve Hakkari'de bulunan emeklilerimiz iş bulmakta zorlanıyorlar. Emeklilerimize adaletli bir intibak yasası Meclis’ten mutlaka çıkmalıdır. EYT’lilerin de sorunu çözülmeli, gasp edilen hakları iade edilmelidir.Asgari ücretin altında maaş almamalılar.
Doğu bölgesindeki insanlarımızın ekonomik, sosyal, siyasal anlamda çok büyük beklentileri var. İnsanlarla konuştuğumda bana şunu söylüyorlar: Kendi seçtiğimiz belediye başkanlarımzı görevden alıyorlar yerine kayyum atıyorlar. Millet vekillerimizi cezaevine atıyorlar. Buranın insanı da Türkiye'nin demokratik, laik bir yer olmasını istiyorlar.
Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programının (WFP) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine verdikleri rapor 2020 COVİD-19 salgınıyla küresel açlık krizi Türkiye’de de yaşanabileceğini belirtiyor. Durum böyle iken AKP Hükümeti tarafından 18 yıl boyunca tarım ithalatına ödenen para bugünkü kurla yaklaşık 163 milyara ulaştı. Bunun yanı sıra da ülkemizdeki çiftçi ve köylülerin tarım kredi kooperatiflerine 160 milyar borçları var. 5,2 milyar takipte borçları, yani icraları var. 2006 yılından bu yana Anayasal hakları olan milli gelirin yüzde 1, yani GSMH nın yüzde 1’i çiftçiye ödenmiyor. Ayrıca çiftçi ve köylülerin devletten 175,5 milyar alacağı var
Pamukta, tütünde, pancarda çayda kotadan dolayı, 3,5 milyon köylü köylerini terk etti."
Programdan satır başları şöyle...
Aramızdan ayrılan duayen gazeteci Bekir Çoşkun'u anan Beko: "Babalar,anneler; birer okul olun. Okul artık sizsiniz. Çocuklara laik Cumhuriyeti, Cumhuriyet sevdasını, Cumhuriyet devrimlerini öğretin. Mustafa Kemal’i anlatın. Unutmasınlar!..
Gözün arkada kalmasın yiğit gazeteci, duayen gazeteci Bekir Çoşkun'a Allah'tan rahmet diliyorum." dedi
Hakkari ve Van'da yaşanan sorunları dile getiren Beko şöyle konuştu:"Hakkari ve Van'da da temel sorun işsizlik. Yaklaşık 28 bin kayıtlı işsiz var. Bize iletilen temel sorun krizle birlikte artan işsizlik. Sınır kapıları da kapalı olduğu için ticaret yapamıyorlar. Terör devam ediyor. Yayla ve meralara çıkmadaki yasak devam ediyor. Küçükbaş hayvancılık ve arıcılık bitmek üzere. Köyler boşaltılmış, şehre göç başlamış durumda. Yüksek elektrik maliyetlerinden dolayı sulama sorunları yaşanmakta. Bu nedenle halk bu bölgeye yatırım yapılmasını istiyorlar.
TOKİ Hakkari'de 400 konutluk inşaat yapmış ancak Hakkarili iş insanlarına hiçbir ihale verilmemiş. Şehirde altyapı ve üst yapı yetersiz kalırken bunun yanı sıra içme suyu da yetersiz.
Bölgeye atanan kayyumlar nedeniyle belediyelerde ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Sendika baskısı özellikle Van Belediyesi'nde uygulanarak 2 bine yakın işçi taşeron işçi ve memur mahkeme kararı olmadan işten çıkarılmış. Öğretmen sayısı yetersiz. Bu pandemi döneminde eğitimine devam etmek isteyen öğrencilerin internete erişiminde büyük sıkıntıları var. Hakkari en az hasta yatağına sahip illerden biri. Doktor ve sağlık çalışanı sayısı az. Esnaf Bakanlığı kurulmalı. Sicil affı çıkarılmalı. Esnafımızın kullandığı kredilerde sicil affına gidilmeli. Kiralarda stopaj kaldırılmalı. Esnafa yönelik icra işlemleri durdurulmalı. Ayrıca okul kantinlerinden bir yıl süre ile kira alınmamalı. Pandemi süresince zarara uğrayan esnafa kira desteği sağlamalı.
Bugün 13 milyon emeklinin 6 milyonu emeklilik sonrası ikinci bir işte çalışmak zorunda kalırken çok büyük bir bölümü yoksulluk ve hatta açlık sınırı altında yaşamaktadır. Van'da ve Hakkari'de bulunan emeklilerimiz iş bulmakta zorlanıyorlar. Emeklilerimize adaletli bir intibak yasası Meclis’ten mutlaka çıkmalıdır. EYT’lilerin de sorunu çözülmeli, gasp edilen hakları iade edilmelidir.Asgari ücretin altında maaş almamalılar.
Doğu bölgesindeki insanlarımızın ekonomik, sosyal, siyasal anlamda çok büyük beklentileri var. İnsanlarla konuştuğumda bana şunu söylüyorlar: Kendi seçtiğimiz belediye başkanlarımzı görevden alıyorlar yerine kayyum atıyorlar. Millet vekillerimizi cezaevine atıyorlar. Buranın insanı da Türkiye'nin demokratik, laik bir yer olmasını istiyorlar.
Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programının (WFP) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine verdikleri rapor 2020 COVİD-19 salgınıyla küresel açlık krizi Türkiye’de de yaşanabileceğini belirtiyor. Durum böyle iken AKP Hükümeti tarafından 18 yıl boyunca tarım ithalatına ödenen para bugünkü kurla yaklaşık 163 milyara ulaştı. Bunun yanı sıra da ülkemizdeki çiftçi ve köylülerin tarım kredi kooperatiflerine 160 milyar borçları var. 5,2 milyar takipte borçları, yani icraları var. 2006 yılından bu yana Anayasal hakları olan milli gelirin yüzde 1, yani GSMH nın yüzde 1’i çiftçiye ödenmiyor. Ayrıca çiftçi ve köylülerin devletten 175,5 milyar alacağı var
Pamukta, tütünde, pancarda çayda kotadan dolayı, 3,5 milyon köylü köylerini terk etti."