Son genel seçimde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu tarafından aday gösterilerek CHP'den İzmir Milletvekili seçilen Deniz Yücel'in Kurultay'da Özgür Özel'i destekleyeceğini açıklamasına Ali Hıdır Uludağı'ın gösterdiği tepki sosyal medyada gündem oldu.
Ali Hıdır Uludağ'ın Kamuoyuna başlığı ile paylaştığı açıklaması şöyle:
KAMUOYUNA
Beş yıl İzmir İl başkanlığı yapmış ve daha önce de İzmir Büyükşehir belediye meclis üyeliği, grup başvekilliği gibi Partinin önemli koltukları kendisine verilmiş, son olarak da Partimizin Genel Merkez iradesiyle İzmir Milletvekili olmuş Deniz Yücel’in basın açıklamasında;
“Özgür Özel’i desteklemenin partimizin yüksek yararına uygun olduğu düşüncesiyle kendisini destekleme kararı aldım” diyerek, değişimcilerle gelecekteki karar ve yönetim süreçlerinde yer alacağını ve değişimci olduğunu açıklamıştır.
Sana sesleniyorum, Deniz Yücel:
1- 2019 Yerel Seçimlerinde; Büyükşehir Belediye başkanlığı için desteklediğin kişi adaylaşamayınca, o seçimde İzmir Belediye Başkan adayımız ile koordineli çalıştın mı? Halka Güven verecek çalışma yaptın mı? Hayır. Çünkü sen partiden daha çok kişiye çalışıyorsun.
2- Seçimden sonra da İzmir Büyükşehir Belediye başarısı için hangi projeler üretip hangi çalışmaları yaptın? Yapmadın. Sürekli kavgalı görününüm verdin. Partiyi ilde kamuoyu önünde tartıştırdın. Senin yönettiğin CHP’nin kalesi İzmir’de ne yazık ki Cumhurbaşkanı Adayımız Diyarbakır’dan daha az oy aldı. (Cumhurbaşkanlığı seçiminde İzmir % 67.13 alırken Diyarbakır % 71.96 oy aldı.)
3- CHP'nin üyesi ve hukuk fakültesi mezunu olmana rağmen adil davranmadın. Bırakın solcu olmayı, sosyal demokrat dahi olamadın. Biliyorsun ki 2017 referandum sonrasındaki karşılaşmamızda kaybetmemizin nedenini Sayın Genel Başkanımızın etnik ve İnanç orijinine bağladın. Buradan da gördüğüm gibi partinin yüksek yararını düşünmedin. İnandırıcı değilsin.
4- Yine de Genel Başkanımız sana il başkanlığı yolunu açtı. O zaman neden il başkanı adayı oldun?
5- İkinci kez ve tek il başkanı adayı olmana rağmen İzmir’in 655 il delegesinin sadece 253’ünün oyunu alırken neden istifa etmedin? Neden değişimden söz edenleri dinlemedin? Değişimden söz etmek için milletvekili olmayı mı bekledin? Şimdiki hedefin nedir? Belediye başkanı olmak için mi değişim dedin?
6- İl başkanlığı dönemlerinde elitist davranışlarınla Halktan uzak ve kopuk yaşadın. Demokrasinin beşiği güzide İzmir'in İl Başkanı olmanın gücünü kullanıp Halkın; talep ve istemlerini Genel Merkeze doğru şekilde İletmedin. Parti seçmenimizin taleplerinden çok seninle ekip olanları tercih ederek siyasal rant devşirdin. Şimdi de kalkıp , Kemal KILIÇDAROĞLU seçim kaybettiriyor retoriğindesin. Bir dön aynaya bak Halkın sırtından makam mevki sahibi oldun, söyle bilelim CHP'ne ne kattın ?
7- Seçmenin emaneti, kazandığımız İzmir'in Urla ve Menemen ilçelerini neden AKP’ye kaptırdın? ‘Değişerek’ böyle mi halkın iradesine sahip çıkacaksın? Bu belediyelerde meclis üye çoğunluğu bizde iken neden belediye başkanlığı partimizin elinden gitti? Önce bunun hesabını verin, sonra değişimden söz edin.
8- Genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Genel Başkanımızın muhalefetin tamamını bir araya getirmesine karşılık, partinin hangi yüksek yararı için bir türlü ildeki örgütlerimizi birleştiremedin? Motive edemedin? Bana göre de zaten değişmen gerekiyor. Belki bir daha milletvekili yolu sana açılabilir!
9- Partimizin topluma dönük projelerini halkımıza yeterince anlatmadın. İlimizin milletvekillerini ve belediye başkanlarının belirlenmesinde il başkanı olarak rol aldın. Genel Başkanımızın çalışma temposuna ayak uydurmadın. Değişim diyerek parti kurullarında tartışmadan, dış kamuoyuna açıklama yapanların yanında yer aldığını açıkladın. Şimdi hangi yüksek yarar sana karar verdirdi? Önce seçmenimize bunun siyasi hesabını vermen gerekmez mi?
10- Gençlerin, kadınların, engellilerin, hatta baroların ya da eşit yurttaşlık hakkını savunanların yanında yer almadın. Şimdi seni ne değiştirdi ki kalkıp medyada devrimci değerlerden, devrimcilerden ya da Anadolu’nun haktan yana saf tutmuş, hayatları ile bedel ödemiş şahsiyetlerden, aşıklardan, insani kamillerden söz ediyorsun? Evet değişmen gerekiyor. Hak, adalet sadıklarının her koşul ve şartta halkın yanında yer almış, zulme ve kıyıma uğramış halk liderlerinin yanında yer alarak değişmen gerekir.
11- Siyaset etiğine duyarlı ve dürüst isen HAK, HUKUK VE ADALET anlayışını kendi çıkarların için kullanmaya çalışma. Sen halkın kantarına çıkmadan, Genel Merkezin icazet ve hidayeti ile milletvekili oldun. Arkasından gittiğin ‘değişimcilerin’ gibi haktan ve halktan kaçarak nereye varacaksın?
12- Senin içi dolu olmayan değişimine rağmen, Mustafa Kemal ATATÜRK'ün yolunda, Kuvayı Milliye ruhunda, demokrasinin yüksek ahlak seviyesinde, Kılıçdaroğlu’nun Hak, Hukuk ve Adalet yürüyüşünde, halkımın emrinde değişmeden çelik bir iradeyle CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NİN sade bir nefer olarak yürümeye devam edeceğim.
Saygılarımla duyurulur.
Ali Hıdır Uludağ
Ali Hıdır Uludağ'ın Kamuoyuna başlığı ile paylaştığı açıklaması şöyle:
KAMUOYUNA
Beş yıl İzmir İl başkanlığı yapmış ve daha önce de İzmir Büyükşehir belediye meclis üyeliği, grup başvekilliği gibi Partinin önemli koltukları kendisine verilmiş, son olarak da Partimizin Genel Merkez iradesiyle İzmir Milletvekili olmuş Deniz Yücel’in basın açıklamasında;
“Özgür Özel’i desteklemenin partimizin yüksek yararına uygun olduğu düşüncesiyle kendisini destekleme kararı aldım” diyerek, değişimcilerle gelecekteki karar ve yönetim süreçlerinde yer alacağını ve değişimci olduğunu açıklamıştır.
Sana sesleniyorum, Deniz Yücel:
1- 2019 Yerel Seçimlerinde; Büyükşehir Belediye başkanlığı için desteklediğin kişi adaylaşamayınca, o seçimde İzmir Belediye Başkan adayımız ile koordineli çalıştın mı? Halka Güven verecek çalışma yaptın mı? Hayır. Çünkü sen partiden daha çok kişiye çalışıyorsun.
2- Seçimden sonra da İzmir Büyükşehir Belediye başarısı için hangi projeler üretip hangi çalışmaları yaptın? Yapmadın. Sürekli kavgalı görününüm verdin. Partiyi ilde kamuoyu önünde tartıştırdın. Senin yönettiğin CHP’nin kalesi İzmir’de ne yazık ki Cumhurbaşkanı Adayımız Diyarbakır’dan daha az oy aldı. (Cumhurbaşkanlığı seçiminde İzmir % 67.13 alırken Diyarbakır % 71.96 oy aldı.)
3- CHP'nin üyesi ve hukuk fakültesi mezunu olmana rağmen adil davranmadın. Bırakın solcu olmayı, sosyal demokrat dahi olamadın. Biliyorsun ki 2017 referandum sonrasındaki karşılaşmamızda kaybetmemizin nedenini Sayın Genel Başkanımızın etnik ve İnanç orijinine bağladın. Buradan da gördüğüm gibi partinin yüksek yararını düşünmedin. İnandırıcı değilsin.
4- Yine de Genel Başkanımız sana il başkanlığı yolunu açtı. O zaman neden il başkanı adayı oldun?
5- İkinci kez ve tek il başkanı adayı olmana rağmen İzmir’in 655 il delegesinin sadece 253’ünün oyunu alırken neden istifa etmedin? Neden değişimden söz edenleri dinlemedin? Değişimden söz etmek için milletvekili olmayı mı bekledin? Şimdiki hedefin nedir? Belediye başkanı olmak için mi değişim dedin?
6- İl başkanlığı dönemlerinde elitist davranışlarınla Halktan uzak ve kopuk yaşadın. Demokrasinin beşiği güzide İzmir'in İl Başkanı olmanın gücünü kullanıp Halkın; talep ve istemlerini Genel Merkeze doğru şekilde İletmedin. Parti seçmenimizin taleplerinden çok seninle ekip olanları tercih ederek siyasal rant devşirdin. Şimdi de kalkıp , Kemal KILIÇDAROĞLU seçim kaybettiriyor retoriğindesin. Bir dön aynaya bak Halkın sırtından makam mevki sahibi oldun, söyle bilelim CHP'ne ne kattın ?
7- Seçmenin emaneti, kazandığımız İzmir'in Urla ve Menemen ilçelerini neden AKP’ye kaptırdın? ‘Değişerek’ böyle mi halkın iradesine sahip çıkacaksın? Bu belediyelerde meclis üye çoğunluğu bizde iken neden belediye başkanlığı partimizin elinden gitti? Önce bunun hesabını verin, sonra değişimden söz edin.
8- Genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Genel Başkanımızın muhalefetin tamamını bir araya getirmesine karşılık, partinin hangi yüksek yararı için bir türlü ildeki örgütlerimizi birleştiremedin? Motive edemedin? Bana göre de zaten değişmen gerekiyor. Belki bir daha milletvekili yolu sana açılabilir!
9- Partimizin topluma dönük projelerini halkımıza yeterince anlatmadın. İlimizin milletvekillerini ve belediye başkanlarının belirlenmesinde il başkanı olarak rol aldın. Genel Başkanımızın çalışma temposuna ayak uydurmadın. Değişim diyerek parti kurullarında tartışmadan, dış kamuoyuna açıklama yapanların yanında yer aldığını açıkladın. Şimdi hangi yüksek yarar sana karar verdirdi? Önce seçmenimize bunun siyasi hesabını vermen gerekmez mi?
10- Gençlerin, kadınların, engellilerin, hatta baroların ya da eşit yurttaşlık hakkını savunanların yanında yer almadın. Şimdi seni ne değiştirdi ki kalkıp medyada devrimci değerlerden, devrimcilerden ya da Anadolu’nun haktan yana saf tutmuş, hayatları ile bedel ödemiş şahsiyetlerden, aşıklardan, insani kamillerden söz ediyorsun? Evet değişmen gerekiyor. Hak, adalet sadıklarının her koşul ve şartta halkın yanında yer almış, zulme ve kıyıma uğramış halk liderlerinin yanında yer alarak değişmen gerekir.
11- Siyaset etiğine duyarlı ve dürüst isen HAK, HUKUK VE ADALET anlayışını kendi çıkarların için kullanmaya çalışma. Sen halkın kantarına çıkmadan, Genel Merkezin icazet ve hidayeti ile milletvekili oldun. Arkasından gittiğin ‘değişimcilerin’ gibi haktan ve halktan kaçarak nereye varacaksın?
12- Senin içi dolu olmayan değişimine rağmen, Mustafa Kemal ATATÜRK'ün yolunda, Kuvayı Milliye ruhunda, demokrasinin yüksek ahlak seviyesinde, Kılıçdaroğlu’nun Hak, Hukuk ve Adalet yürüyüşünde, halkımın emrinde değişmeden çelik bir iradeyle CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NİN sade bir nefer olarak yürümeye devam edeceğim.
Saygılarımla duyurulur.
Ali Hıdır Uludağ